EVLERİMİZİ ŞENLENDİRMEYİ KİM İSTEMEZ?
Cam bir fanusun içine taş, toprak, kum, yosun, kurutulmuş bitkiler, minik figürler ve özellikle son dönemlerde oldukça gözde olan succulentler yerleştirme vakti! Yıldırım Yapı Grubu’nun Bomonti’de hayata geçirilen gözde projesi Kuleli Evleri’nde balkon ve teras keyfi teraryumlar ile bambaşka boyutlara taşınıyor.
Konutlarınızı renklendirmek sizin elinizde. Birkaç küçük dokunuş ile yaşamınıza tahmin edemeyeceğiniz kadar çok hareket katabilirsiniz.
Bu anlamda, teraryumlar ile evlerinizi renklendirebilir, balkon ve terasınızda eğlenceli şekilde bitki yetiştirebilirsiniz. Peki, nedir bu teraryum? Ve bu furya nasıl ortaya çıktı? İlk modern teraryumlar, 1830 yılında İngiltere’de Doktor Nathaniel Ward tarafından ortaya çıkmış. Dönemin endüstriyel şehri Londra’nın kirli havasına yenik düşen Ward’ın botanik bitkileri, tesadüf eseri yeniden büyümeye başlayınca, bu tesadüf “Wardian Case” olarak da bilinen modern teraryumların geliştirmesine sebep olmuş. Teraryum; farklı iklimlerden bitkileri alarak kendi iklimimizde yetiştirebileceğimiz ortam sağlayan bir ekosistem olarak tanımlanıyor. İnşaat sektöründeki çeşitli projelerde de oldukça popüler olan Teraryumlari hem kişiselleştirilebiliyor hem de çok şık ve sevimli duruyor.
Hangi malzemeler gerekiyor?
Cam kap: Öncelikle işe başlamak için fanuslar, küçük akvaryumlar, cam şekerlikler, büyük boy kavanozlar ilk aşama oluyor. Seçeceğiniz kabın yeterince derin, geniş ve üzerini tamamen kapayabileceğiniz bir kap olmasına dikkat ediyoruz.
Çakıl taşları: Çakıl taşları en kritik malzemelerden biri. Sulama yaparken su miktarının dengeli dağılımı için çakıl taşları, canlılarımız için oldukça önemli yer tutuyor.
Bahçe eldiveni: Ellerinizi korumak ve kavanoz üzerinde parmak izi bırakmadan çalışabilmek için eldivene fazlasıyla ihtiyacımız oluyor.
Uzun cımbız: Dar ağızlı veya derin kavanozlarda çalışıyorsak, uzun bir cımbız işimizi oldukça kolaylaştırıyor. Bu cımbızları pek çok akvaryum malzemesi satan dükkandan veya internetten temin edebiliyoruz.
Torf: Bitkileri ekeceğimiz madde torf olmalı. Seçtiğimiz bitkiye uygun bir torf seçmek oldukça önemli. Bahçe malzemeleri satan dükkanlardan ve çiçekçilerden temin edebiliyoruz.
Sphagnum: Çakıl taşlarının üzerine eklenen ve filtre görevi gören sphagnum, kendi ağırlığının yaklaşık 20 katı kadar su muhafaza edebiliyor. Teraryumun nem dengesini sağlarken ihtiyacımız olabiliyor.
Aktif karbon: Kömür kırıntısı olan aktif karbon, teraryumumuzun havasını temizleyerek, bakteri ve küf oluşumunu engelliyor.
Bitkiler: Son olarak, artık işin eğlenceli noktasına geliyoruz. Çiçekçiden temin edeceğiniz minik yabani bitki örtüleri, yosunlar ve bitkiler ile kendi mini bahçemizi yaratmış oluyoruz.
Nasıl yapıyoruz?
Yıkayarak kullanıma hazır hale getirdiğimiz kavanozun dibine, ilk olarak çakıl taşlarını eşit olarak yerleştiriyoruz. Çakıl taşlarının ardından sphagnumu, eğer temin edemediyseniz elyafı yerleştiriyoruz. Sphagnum tabakasının üzerine de aktif karbonu ilave ediyoruz. Son katman olarak da torfunuzu yerleştiriyoruz. Torf katmanını da yerleştirmenizin ardından minik çukurcuklar açarak bitkilerimizi ekme aşamasına geçiyoruz. Ekme işlemini yaparken bitki köklerine olabildiğince nazik davranmak için uzun cımbız en büyük yardımcımız oluyor. Ekimi tamamladıktan sonra fısfıslı bir şişe ile bitkileri suluyoruz.
TERARYUMLARI SICAKTAN UZAK TUTALIM
Torfumuzu kesinlikle gübrelememeliyiz. Gübrelenen bitkiler çok fazla büyüyerek kabından taşıyor. Kaptan taşan bitkiler ise ihtiyaçları olan ve teraryumun onlara sağladığı ideal ortamdan ayrılmış olacağı için ölmeye başlıyor. Bitkilerinize uygun toprak kullanmayı sakın es geçmeyin. Kaplarında nemli bir ortamda yaşayan canlılar, fazla sulamayı gerektirmiyor. Suya ihtiyacı olup olmadıklarını parmağınızı toprağa hafifçe bastırarak anlayabiliyoruz. Toprak kuruysa suya ihtiyaçları var demektir. Ayrıca teraryumların içindeki nemi koruyabilmesi için fazla sıcak ortamlardan da uzak durması gerekiyor. Kaloriferlerin yakınlarında, pencere önlerinde bırakmamaya özen gösteriyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder